Dokunmayın Bana

Dökülen yapraklar

Güz yağmuru gibi

Oturmuşum hüzünlü

Boşluğa bakmakta

Kendi hâlimden hoşnut

Derinlere dalmakta.

Boşluk, bu kadar mı huzurlu?

Kendiliğin derinliği, bu kadar mı çekici?

Dokunmayın bana!

Ne geçen selam versin

Ne de gelen

Zaten selamdayım ben.

Hüzünlü bakışlarda

Nefeslendiğim huzurda

Bir başına,

Sadece kendimi yaşamakta

Dokunmayın bana!

Ne geçen selam versin

Ne de gelen

Zaten selamdayım ben.

Dökülen yaprakların altında

Güz yağmurunda

Selamı bulduğum bakışlarımda

Ruhuma dokunan huzurda

Dokunmayın bana!

Ne geçen selam versin

Ne de gelen

Zaten selamdayım ben.

Bilirim ağustosun sıcağında

Uzak gibi dursan da yakınsın bana

Mevsim dönümü başlamışken yaşanan

Yazın huzuru içinde aranan

Hüzne dair yaşanan

Huzuru bulmuşken

Dokunmayın bana!

Ne geçen selam versin

Ne de gelen.

Zaten selamdayım ben.

Emir, bütün resimler silinirken

Yeniden çizilirken

Kâinatı kucaklayan

İnsan resmini yaşarken

Dokunmayın bana!

Ne geçen selam versin

Ne de gelen

Zaten selamdayım ben.

Halil İbrahim GENÇ

Bir yorum ekleyin

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir