Derin bir hüzne çektin bizi,
Senin gibi sınırsızca derin.
Düşmüştük, şimdi bir düş gibi
Bir tüy gibi hafif salıvermiştik kendimizi.
Sonu nereye varır bilmezdik
Boynumuzu büktük, sevgiye bıraktık kendimizi.
Ayrıkların gözyaşlarında yıkandık
Kevser pınarından taşan gözyaşlarına bıraktık kendimizi
Karşılıksız değildi, kana kana tadardık seni.
Hiç bitmesin derken duygu seli
Yere, göğe çekilen sular gibi
Bıraktık gerçeğe kendimizi.
Sonunda, gerçekler yakaladı
Acılar, çileler, acziyetler içinde yoğurmuşsan bizi
Küfür batağından alıp arı kılmışsan sevdiklerini
Nurda gözünü açan melekler gibi
Uçarken uçmayı seven kuşlar gibi
Seni yaşarken severdik seni.
Severken, bir meltem gibi özlerdik seni.
Varsak ikilikte, bir eksiklik değildi
Beraberce var olmanın tadında
Yabancı olmayan başkası olmakta
Karşıt da değil, yakin bulduk birbirimizi.
Sanki, sırt sırta dayanmış dostlar gibi
Hiç ayrılmayacak aşıklar gibi
Birliğe ermenin tadında yakin bulduk seni.
Emir, düşmek şimdi bir düş gibi
Bir tüy gibi hafif salıverdik sevgiliye kendimizi.
Kudret elde, huzur içinde bulduk kendimizi.
Halil İbrahim GENÇ