Sen de Düşmüştün

Rabbim kudret eli değmiş yüreğine, aşka düşmüşsün.

Kendi özüne dönmüş, derin bir derde düşmüşsün.

Her ne ki var sana dair geçmişe gömmüşsün.

Boşalmış gönlünü sevdiğine yurt etmişsin.

Güzel gönlünü tenden arı, buluşmaya sebep mabet etmişsin.

Geceler huzur bulduğun barınağın,

Gündüzler derdini harladığın nefesin,

Acılardan öte, derin bir derde düşmüşsün.

Gözlerin boşluğa dalmış

Dilin kalem olmuş

Sevdiğine seslendiğin kendilik yurduna düşmüşsün.

Zorluklar içinde, arayışta hatmettiğin âlemler içinde

Düşünceye dair, yeniden yaratılmaya dair, bir seyre düşmüşsün.

Sureti olmayan derde düşmüşsün.

Karşılığı olmayan değil,

Severken her an ölen

Diyeti sevdiği olan derde düşmüşsün.

Emir, bu ilahi aşktır.

Her cana nasip olmayan, surete aşkın derde, sen de düşmüştün

Her ne ki var kötülüğe dair yok kılan

Sevdiği ile kutsiyet bulmaya neden olan derde, sen de düşmüştün.

Yaktıkça yakan, her nefesinde ateş olup

Seni kendilik yurduna atan derde, sen de düşmüştün.

Yanarken nurlandıkça sevdiği ile kılan, sevdiğine vardırtan

Kendin olmaktan öte sevdiği ile biz kılan

Tende değil, nurda doğmaya sebep olan

Güzellik denilen idealde böylesi var kılan

İlahi hikâyenin güzellik aynası kılan

Öylesi hoş güzel derde, sen de düşmüştün.

Halil İbrahim GENÇ

Bir yorum ekleyin

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir