Tanrı’yı sormuşsun.
Ne garip!
Aslını unutmuş
Hakikati sormuşsun.
Her canın yüreğinde, vicdanında
Saklı duran gerçeği sormuşsun.
Anlatsam bütün gerçekliği ile
Elbet anlayacaksın.
Vicdanın sesini duysan
Zaten tanıyacaksın.
Uzak düşmüş iki dosttan biridir desem
Arayacak mısın?
Senden sana daha yakin olanı
Bulacak mısın?
Sonunda bilip de
Kurtulacak mısın?
Başkası olup da yaşadığın hakikattir
Kaçacak mısın?
Yoksa! Öz varlığına teslim
Hakkı gereği yaşayacak mısın?
Emir, bu sorunun cevabı elbet söz ile
Erilmediği, yaşanmadığı sürece ne dersen nafile,
Sorunun muhatabı Tanrı ise
Elbet bir gün cevabını verecek
Bitimsiz bir yaşamda acelesi yok elbet
Acelesi olan aşıklardır
Tezden cevaplarını alırlar elbet.
Her yerden Tanrı seslenir
Sesini duyanlar olacaktır elbet.
Halil İbrahim GENÇ