Yaratılana rağbet, yaratılış gereği hak kılınmış
Her varlık özünden geldiği gibi yol bulmuş.
Derler ki yaratan, dünyayı yarattığında rağbet edeni çokmuş
İradeyi yarattığında, herkes kendini gerçekleştirmeye yol bulmuş
Sevgiyi yarattığında, herkesin özünden taşmış
Akıl etmek dersen, zor ve ağır bulunmuş
Anlam yaratıldığında, herkes onunla bakmış
Değer dersen, rağbet edilen değer kılınmış
İmanı yarattığında, çoğu şüpheli bakmış
Hayayı yarattığında, kendini değer bulmak kolay kılınmış
Ancak, rağbet edeni pek azmış, kibir yerine oturmuş
Gaflet derin bir uyku, yaratıldığında seveni pek çok olmuş
Hırsızlık desen, talip olanı çok olmuş
Yalan mı? dile kolay, sonucu ağır, baştan aşağı ateş kılınmış
Zalim mi? Gözler karartılmış, kör bakışlara karanlık hak kılınmış
Hakikat dersen yaşanan gerçek, yük değil elbet, kaçanı çok olmuş
Günah dersen, kimine tatlı, kimine zehir kılınmış
Acılar yaratıldığında, kaygı, korku peşi sıra yaratılan olmuş
Böylesi yaratım içinde, her yaratım başka bir yaratıma neden kılınmış
Şu varlık içinde, her yaratılan rağbet ettiği ile yaratılmış
Yaratılan, yaratıldığı gibi özünde geldiği gibi yaşamayı hak bulmuş
Varoluşa, hikmete dair seyir böylesi hak bulunmuş
Kimine rağbet çok, kimine rağbet az kılınmış
Rağbeti az olan değersiz kılınmamış, çok olan da değersiz sayılmazmış
Her yaratılmış olan, hikmeti gereği ne içinse ona göre değer kılınmış.
Emir, rağbet iradeden doğar,
Her var rağbet ettiği ile kendini gerçekleştirirken yaşar
Daim yaratımda her yaratılan, hikmeti ile olması gerekeninden bakar
Kendini yaşamaya memur, gayret ettiği kadar yeni bir oluş içinde var.
Halil İbrahim GENÇ