İnsan Bu

İnsan bu

Pamuk ipliğinde yaşar

Dağları kendi yaratmış gibi bakar

Hiç ölmeyecek gibi yaşar.

Burnu Kaf dağına uzanır

Yerkürede elleri dolaşır

Doymaz gözleri ile göklere bakınır

Yukardan bakışları ile ezer de ezer.

İnsan bu

Gözleri kör kılan hevâsı içinde

Hırsı, öfkesi ile yıkar da yakar.

Sanki kendisine kalacak dünya

Ölüme, koşar da koşar.

Varoluş çırpınışı içinde

Geleceğe dair tutundukları, geride bıraktıkları

Şimdi ve burada yaşar da yaşar.

Emir, İnsan bu

Zayıflığına ve zaaflarına aldanma

Savruk sürüklenişten uyandığında

Düştüğü yerden kalktığında

Pişmanlık ateşi ile yanar da yanar.

Yakin buldukça Allah’a

Uzak kılan her ne varsa

Pişmanlık ateşine yakıt, yakar da yakar.

Sınırsızca yaratılışta, bin bir çeşit farklılıkta

Süreksiz varoluşta ne olacak ise sonuçta

Hikmeti görünürken yaşadıklarında

İnsan olmayı Allah ile bulursa

Yaşadığı gerçeği açar da açar.

Bir yorum ekleyin

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir